Alkaş’ın bir açık mektup şeklinde kaleme aldığı paylaşım Tayfur hayranlarının duygularına da tercüman oldu.
Paylaşım şu şekilde;
Ferdi Baba;
90'lı yıllların sonlarına doğru çocukluktan delikanlılığa geçiş çağlarımızdı…
Kasetlerini walkmanlerimize, araç teyplerimize takar,o yaşlarda kullanabilmek için can attığımız ara sıra da fırsat buldukça kaçırdığımız serçe,doğan,şahin vesair gibi aile otomobillerimizde son ses ile açar ve haykırırcasına şarkılarını söylerdik.
Daha hayatı tanımamış, acıya, sevdaya, çile ve hüzne dair hiçbir duyguyu sahici olarak tatmamıştık. Fakat nedendir bilinmez o içli sesin ile söylediğin arabesk şarkılar en mutlu çocukluk günlerimizde adeta acılara tutunarak hayatı öğrenmemize rehberlik etmişti...
Ferdi Baba;
Vefat haberini aldığımda içimden bir şeyler koptu.
Derin ve yeri doldurulmayacak bir boşluk ve sızı hissettim...
Davasına bir âşık gibi bağlananlar,
Aşkını ülkülerine kurban edenler,
Alt ve orta gelir grubu mensupları,
Hayata tutunamayanlar,
Sürekli kaybedenler,
Yıllar boyu senin şarkılarında dile geldi.
Feryat etti,kendince isyan etti, ağladı…
İşte bizde öyle bir neslin belki de son temsilcileriydik...
Seni; para, mülk,makam, şöhret mevki karşısında hiçbir zaman eğilmeyen halinle o hüzünlü bakışlarınla anacak, “her saat başında” olmasa da daima hatırlayacağız.
Evlatlarımıza da şarkılarını dinleteceğiz.
Mekanın cennet, makamın Ali olsun...
Oğuz Alkaş
02.01.2025 Perşembe
Saat: 23.02