Üç Ali’nin Yarışı: Kim Gerçekten Hendek’le Yürüyor?
Hendek siyasetinde uzun yıllardır süregelen bir denklem var:
Üç Ali…
Biri “Uzun”, biri “Vekil”, biri “Çırak.”
Üçü de aynı masadan kalkıp farklı yollara savrulmuş, üç farklı yolun yolcusu…
Bugün Hendek’in siyasi iklimi, bu üç ismin tercihleriyle şekilleniyor.
Ancak dikkat çeken gerçek şu: İkisinin yolu aynı, biri ise her zaman karşı safta.
“Uzun Ali” ile “Çırak Ali” yıllardır aynı çizgide yürümeye çalışıyor.
“Vekil Ali” ise kendi rotasında, hep karşı yönde ilerliyor.
Ne var ki, bu yürüyüşte en büyük bedeli “Çırak Ali” ödüyor.
Çünkü o, hedefe varmak için yanlış safta kaldı.
Eğer o gün tercihini “Uzun”dan yana değil de “Vekil”den yana yapmış olsaydı,
belki bugün Hendek Belediyesi’nde ikinci dönemini yaşıyor olacaktı.
Ama o, “Uzun Ali”nin şahsını değil, onun arkasındaki konumun gücünü seçti.
İşte o tercih, siyasi kariyerinde en büyük hatayı doğurdu.
Zira Hendek’te siyaseti belirleyen, koltukların gücü değil, Hendeklilerin vicdanıdır.
Hendek halkı dışarıdan yönlendirmeye tahammül etmez.
Kimin ne kadar güçlü, etkili ya da bağlantılı olduğuna bakmaz.
Hendekli için asıl olan, Hendeklidir.
2014’ten bugüne kadar yaşanan her seçim süreci, bunun açık ispatıdır.
“Uzun Ali”, 2014’ten bu yana Hendek’le yatıp Hendek’le kalktı ama on bir yılda bir arpa boyu yol alamadı.
Kazandığı tek yarış, kendi teşkilatının iç seçimi oldu.
Hendek halkı ona belediye kapısını hiç açmadı.
Çünkü Hendek’te sandığı parti değil, Hendek ruhu belirler.
Bu tablo net:
İlçe başkanlığını “Uzun” alır, belediyeyi ise “Vekil.”
Bu denklem bugüne kadar değişmedi, bundan sonra da kolay kolay değişmez.
Kayıp ise hep aynı isimde: “Çırak Ali.”
Çünkü o, gerçek ustasını bulamadı.
Yanlış saf, yanlış omuz, yanlış ittifak…
Hendek’in gerçeğini görmek yerine, başkalarının gölgesinde yürümeyi seçti.
2029’a doğru ilerlerken tablo daha da karmaşık bir hâl alacak gibi.
O seçimde belki de artık “Üç Ali” değil,
Üç Vekil ve bir Uzun Ali sahnede olacak:
AK Parti Milletvekili Ali İnci,
MHP Milletvekili Levent Bülbül,
CHP Milletvekili Ümit Dikbayır,
ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz...
Bu dört ismin etkisiyle Hendek seçimleri, ulusal çapta bile dikkat çekecek bir dengeye dönüşebilir.
Böylesi bir ortamda Cumhur İttifakı’nın, yerel huzuru korumak adına seçime BBP adayıyla çıkma ihtimali de oldukça yüksek görünüyor.
Sonuç değişmiyor:
Hendek siyaseti dış etkenle değil, Hendek’in kalbiyle kazanılır.
Çünkü Hendek halkı, kendi kaderini kendi belirler.
Kimse Hendekliye yön çizemez.
Ve unutulmasın — Hendek’te kaybedenler, halkı değil Hendek’i yanlış anlamış olanlardır.

























